Ürün Sepetinize Başarıyla Eklendi
Bir Baba, Bir Oğul, Bir Jandarma - Halkkitabevi

Bir Baba, Bir Oğul, Bir Jandarma

Stok Kodu
9786257319515
Boyut
14x21
Sayfa Sayısı
215
Basım Yeri
Ankara
Baskı
1
Basım Tarihi
2021-01
Resimleyen
d3a7885ec7b8488f9d142a15412ae040
Kapak Türü
Ciltsiz
Kağıt Türü
2. Hamur
Dili
Türkçe
121,00TL
%17 İNDİRİM
100,43TL
Taksitli fiyat : 9 x 12,27TL
Stokta var
9786257319515
792989
Bir Baba, Bir Oğul, Bir Jandarma
Bir Baba, Bir Oğul, Bir Jandarma
100.43

Jandarma personeli olarak çalışan insanlar Anadolu’da genel olarak yumurtacı olarak bilinirler. Kendisinin jandarma olduğunu söyleyen herkese hemen sorarlar.

-Vay, sen de yumurtacısın demek ki?
-Evet ben de yumurtacıyım ama ondan dolayı değil, biraz uyanık olduğum için beni jandarma yaptılar.

Bize bu lakabın neden verildiğini kimsenin düşünmediğini düşündüğümden iş yine bana düştü. Bu kitapta bizim çok farklı ve normal insanların bile içinden çıkmakta zorlanabileceği görevlerimizin olduğunu, başımızı kaşıyacak zamanımızın olmadığından dolayı kimsenin yumurtasında da gözümüzün olmadığını, bu lakabın Anadolu insanının misafirperverliğinin tescili, anası, babası veya bacısı olduğunu anlattım.

-Oğlum nerede görülmüş gelen misafirin karnının doyurulmadan gönderildiği, o zaman ben size hemen iki yumurta kırayım, karnınızı doyurayım, öyle gidersiniz. Yedirmeden tövbe göndermem. Konu komşu ne der hemi de!

-Mıhtarın avradı gelen misafiri aç gönderdi, dedirtmem ben kendime. Yoğsam ölem daha iyidir. Yo olmaz yumurtaları yiyeceniz gayrı.

Evine gelen misafirin açlığını en kolay giderme şekli olan tavaya kırılan iki yumurtayı yiye yiye adımız yumurtacıya çıkmıştır. Yumurtanın en hızla pişen yiyecek olduğundan, acelemiz olduğundandır. En önemlisi anamızın ikramını kıramadığımızdandır, gönlü kalmasın diyedir.

Yumurta yemeyi çok mu seviyoruz? Elbette hayır ama adımız da işte bundan dolayı yumurtacıdır. Esas olan anamızın boynunu bükük bırakmamaktır.

Yaşatmamız gerekir iken kaybettiğimiz çok güzel gelenek ve göreneklerimiz var. Şehirleşmenin artmasından dolayı yaşadığımız çok katlı apartman dairelerindeki insanlar birbirlerini tanımıyorlar, selamlaşmıyorlar. Sadece unuttuğumuz değerlerin, yaşadığımız olayların var olduğunu hatırlatmak istedim.

Kapat