Bireysel Başvuru Usulü
Avrupa Konseyi'nin kurucu üyelerinden biri olan Ülkemizin, 28 Ocak 1987 tarihinde Avrupa insan Hakları Sözleşmesi kapsamında bireysel başvuru hakkını tanımasıyla, Avrupa insan Hakları Mahkemesi adeta iç hukukumuzun bir parçası haline gelmiş, böylece bireyler olağan iç hukuk yollarını tükettikten sonra, uluslararası bir mahkeme olan AİHM'e de başvurma imkânı elde ederek, şikâyetlerinin bu Mahkeme tarafından da incelenmesini sağlamaya başlamışlardır.
2010 yılında yapılan Anayasa reformuyla, Anayasada güvence altına alınan temel hak ve özgürlüklerden, Avrupa insan Hakları Sözleşmesi kapsamındaki herhangi birinin kamu gücü tarafından ihlal edildiği iddiasıyla Anayasa Mahkemesine bireysel başvuru imkânı getirilmiştir. Böylelikle pozitif hukukun en üst normu tarafından temel hak ve özgürlüklerin korunması bakımından Sözleşme'ye önemli bir rol verilmiştir.
Bütün bu gelişmelere rağmen Avrupa insan Hakları Mahkemesi'nin resmi dilinin İngilizce ve Fransızca olması, kıta Avrupası hukuk sisteminden ziyade Anglosakson (common law) hukuk sisteminin parametrelerine göre işlemesi nedeniyle ülkemiz hukukçuları tarafından sistem ve işleyişi açısından anlaşılabilirlik hala güncel bir sorun olarak devam etmektedir. Zira bir taraftan kararların birinci derece muhatabı olan yargı mensupları, avukatlar ve akademisyenlerin yeterli düzeyde yabancı dil bilgisine sahip olmaması, özellikle de hukuk İngilizcesi ya da Fransızcası eksikliği, diğer yandan AİHM'in davaları inceleme ve karar verme yöntemi hakkında bilgi eksikliği ya da farklılığı, söz konusu anlaşılabilirlik sorununun devam etmesinin en önemli sebepleri olarak görülmektedir.
Kitap, yazarın on yıllık insan Hakları Dairesi Başkanı olarak, tecrübe ve bilgi birikiminin bir ürünüdür. Bireysel başvuruların hazırlanması ve sunulmasından, başvuruların Mahkeme tarafından incelenmesi ve sonuçlandırılmasına kadar tüm aşamalar kitapta ele alınmıştır. Kararların icrasına ise kısaca değinilmiştir. Böylelikle bireysel başvuru usulü, hukuki yönleri itibariyle ayrıntılı bir şekilde incelenerek sistem olduğu gibi ortaya konulmaya çalışılmış ve akademisyenler ile hâkim, savcı, avukat ve tüm hukukçular bakımından bütünsel ve işlevsel olarak daha anlaşılabilir hale getirilmeye çalışılmıştır.
- Açıklama
Avrupa Konseyi'nin kurucu üyelerinden biri olan Ülkemizin, 28 Ocak 1987 tarihinde Avrupa insan Hakları Sözleşmesi kapsamında bireysel başvuru hakkını tanımasıyla, Avrupa insan Hakları Mahkemesi adeta iç hukukumuzun bir parçası haline gelmiş, böylece bireyler olağan iç hukuk yollarını tükettikten sonra, uluslararası bir mahkeme olan AİHM'e de başvurma imkânı elde ederek, şikâyetlerinin bu Mahkeme tarafından da incelenmesini sağlamaya başlamışlardır.
2010 yılında yapılan Anayasa reformuyla, Anayasada güvence altına alınan temel hak ve özgürlüklerden, Avrupa insan Hakları Sözleşmesi kapsamındaki herhangi birinin kamu gücü tarafından ihlal edildiği iddiasıyla Anayasa Mahkemesine bireysel başvuru imkânı getirilmiştir. Böylelikle pozitif hukukun en üst normu tarafından temel hak ve özgürlüklerin korunması bakımından Sözleşme'ye önemli bir rol verilmiştir.
Bütün bu gelişmelere rağmen Avrupa insan Hakları Mahkemesi'nin resmi dilinin İngilizce ve Fransızca olması, kıta Avrupası hukuk sisteminden ziyade Anglosakson (common law) hukuk sisteminin parametrelerine göre işlemesi nedeniyle ülkemiz hukukçuları tarafından sistem ve işleyişi açısından anlaşılabilirlik hala güncel bir sorun olarak devam etmektedir. Zira bir taraftan kararların birinci derece muhatabı olan yargı mensupları, avukatlar ve akademisyenlerin yeterli düzeyde yabancı dil bilgisine sahip olmaması, özellikle de hukuk İngilizcesi ya da Fransızcası eksikliği, diğer yandan AİHM'in davaları inceleme ve karar verme yöntemi hakkında bilgi eksikliği ya da farklılığı, söz konusu anlaşılabilirlik sorununun devam etmesinin en önemli sebepleri olarak görülmektedir.
Kitap, yazarın on yıllık insan Hakları Dairesi Başkanı olarak, tecrübe ve bilgi birikiminin bir ürünüdür. Bireysel başvuruların hazırlanması ve sunulmasından, başvuruların Mahkeme tarafından incelenmesi ve sonuçlandırılmasına kadar tüm aşamalar kitapta ele alınmıştır. Kararların icrasına ise kısaca değinilmiştir. Böylelikle bireysel başvuru usulü, hukuki yönleri itibariyle ayrıntılı bir şekilde incelenerek sistem olduğu gibi ortaya konulmaya çalışılmış ve akademisyenler ile hâkim, savcı, avukat ve tüm hukukçular bakımından bütünsel ve işlevsel olarak daha anlaşılabilir hale getirilmeye çalışılmıştır.
- Taksit Seçenekleri
- Axess KartlarTaksit SayısıTaksit tutarıGenel ToplamTek Çekim490,00490,002254,80509,603173,13519,40688,20529,20959,89539,00Finansbank KartlarıTaksit SayısıTaksit tutarıGenel ToplamTek Çekim490,00490,002254,80509,603173,13519,40688,20529,20959,89539,00Bonus KartlarTaksit SayısıTaksit tutarıGenel ToplamTek Çekim490,00490,002254,80509,603173,13519,40688,20529,20959,89539,00Paraf KartlarTaksit SayısıTaksit tutarıGenel ToplamTek Çekim490,00490,002254,80509,603173,13519,40688,20529,20959,89539,00Maximum KartlarTaksit SayısıTaksit tutarıGenel ToplamTek Çekim490,00490,002254,80509,603173,13519,40688,20529,20959,89539,00World KartlarTaksit SayısıTaksit tutarıGenel ToplamTek Çekim490,00490,002254,80509,603173,13519,40688,20529,20959,89539,00Diğer KartlarTaksit SayısıTaksit tutarıGenel ToplamTek Çekim490,00490,002--3--6--9--
- Yorumlar
- Yorum yazBu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
- Yayınevinin Diğer Kitapları
- Yazarın Diğer Kitapları