Ürün Sepetinize Başarıyla Eklendi
Çıplakları Giydir - Halkkitabevi

Çıplakları GiydirToplu Öyküler-2

Stok Kodu
9786052349892
Boyut
14x20
Sayfa Sayısı
264
Baskı
1
Basım Tarihi
2021-01
Çeviren
Başak Bekişli
Resimleyen
8579cdae8413450884c1eb8c4d9d0b1b
Kapak Türü
Ciltsiz
Kağıt Türü
2. Hamur
Dili
Türkçe
250,00TL
Taksitli fiyat : 9 x 30,56TL
Stokta var
9786052349892
793613
Çıplakları Giydir
Çıplakları Giydir Toplu Öyküler-2
250.00

Mağrurları ters köşeye yatıran öyküler...

Sivri dili ve esprili tarzıyla Caz Çağı'nın adından en çok söz ettiren yazarlarından Dorothy Parker, Türkçeye ilk kez çevrilen toplu öykülerinin ikinci cildi Çıplakları Giydir'de, varoluşun dramatik yanlarını, insani açmazları yine kendine özgü, diyalogların ağırlıkta olduğu ironik anlatımıyla sergiliyor.

"İnsanların başına böyle inanılmaz şeyler geldiğini hiç bilmezdim."

Amerikalı yazarın yirmi bir öyküsüne yer veren Çıplakları Giydir; düşlediği romantizmi bulamayanların, sinsice planlarla evliliğini bitirmeye çalışanların, hayatı partilere gitmekten ibaret sananların, hiçbir acı gerçeği görmeye dayanamayanların, başına gelen en korkunç şeyin tırnağının kırılması olduğunu varsayanların, zorbaların, korkakların, yalancıların, intikam peşinde koşanların ve daha nicelerinin yaşamına ayna tutuyor. 1920'ler ve 30'ların ruhunu göz kamaştıran yanları ve karanlığıyla zekice yansıtan, "trajikomik" olayları sivri uçlu kalemine dolayan Dorothy Parker, bu öykülerinde sadece kendi dönemini değil, insanın değişmeyen gerçekliğini de yakalamayı başarıyor.

"Zira kırmızı yas içindir, malum. Ölmüş bir aşk için parlak kırmızı. Bunu biliyor muydun?"

Pek çok Hollywood filminin senaryo ve diyaloglarına da katkıda bulunmuş olan Parker; insan ilişkilerindeki sorunları, yalnızlığı, iletişimsizliği, aşk ve kıskançlık krizlerini, karşılıklı oynanan rolleri, kimi zaman acımasızlığa varan samimiyetsiz oyunları komik diyaloglar eşliğinde nakşettiği bu öykülerde, hiçbir karakterine ayrıcalık tanımıyor. Kendi hata ve zaaflarına karşı kör olanlar, benmerkezciler, hesapçılar için tüm kaçış yollarını kapatan yazar, alaycılığı bir an olsun elden bırakmadan okuruna da kendisiyle yüzleşme fırsatı veriyor.

"Erkekler tatsızlıkları yoluna koymaktan nefret eder. Meseleler üzerine konuşmaktan tiksinirler. Geçmişi ardına göm çocuğum ve onun taşsız, isimsiz mezarının başından ayrılıp neşeyle yoluna devam et."

Kapat