Ürün Sepetinize Başarıyla Eklendi
Dini Düşüncede Gelenek, Dönüşüm ve Gelecek - Halkkitabevi

Dini Düşüncede Gelenek, Dönüşüm ve Gelecek

Stok Kodu
9786052105092
Boyut
14x21
Sayfa Sayısı
300
Basım Yeri
İstanbul
Baskı
1
Basım Tarihi
2018-01
Resimleyen
398053aead904127acedbe71091fd817
Kapak Türü
Ciltsiz
Kağıt Türü
2. Hamur
Dili
Türkçe
200,00TL
%12 İNDİRİM
176,00TL
Taksitli fiyat : 9 x 21,51TL
Stokta var
9786052105092
747129
Dini Düşüncede Gelenek, Dönüşüm ve Gelecek
Dini Düşüncede Gelenek, Dönüşüm ve Gelecek
176.00

Peygamberler, tarihin gidişatına müdahale eden ilahî iradenin bozulan insan ilişkilerini; hak, hakkaniyet, adalet, merhamet gibi değerler eşliğinde değiştirmek ve uzun vadede de dönüştürmek istediği açıktır. Kur'an-ı Kerim bu yeni düzeni üç ana eksene oturtmuştur: İlk olarak, din adına insanın omuzuna bindirilen fazlalıklardan onu kurtarmıştır.

İkinci olarak, dinden eksiltilen adalet, merhamet gibi değerleri tekrar yerine iade etmiştir. Üçüncü olarak da, din kisvesine bürünmüş hurafelerin/mitolojilerin hepsine Allah kendi dinini galip kılmıştır. Kur'an bunlardan ilkine, ihlâsu'd-dîn (39/Zümer, 2); ikincisine ikmâlu'd-dîn (5/Mâide, 3); üçüncüsü ne ise izhâru'd-dîn (9/Tevbe, 33) adını vermektedir. Şüphesiz, Hz. Peygamber'in ilahî mesajla gerçekleştirdiği bu üç kırılma, her çağın inananının yaşama müdahil olma biçiminin de ipuçlarını içinde barındırmaktadır.

Bu ipuçlarının Müslüman halkları tarihsel olarak nereden nereye taşıdığına ilişkin birikim şüphesiz geleceği kurmak isteyenler için derin tecrübeler barındırmaktadır. ‘Gelenek'te yapılan hataları tekrarlamamak ve bu vetirede yaratılan erdemleri ‘gelecek'e taşımak, her dönemin entellektüellerinin ana sorumluluğudur.

Daha adil, daha eşitlikçi, daha barışçıl, daha insancıl bir dünyanın inşası için gerekli norm ve değerleri üretmek Müslüman âlimin/aydının boynunun borcudur. “İnsan için sadece çalıştığının karşılığı vardır ve çalışmasının karşılığını kesinlikle görecektir.” ilahî beyanı, insanı karşılıksız bırakılmayacak zorunlu bir çabanın öznesi olmaya davet etmektedir. Adil bir dünya yaratmak zorunluluksa, bunu yaratacak bilginin ve ilkelerin ortaya konulması da bir zorunluluktur.

Zira ulema kendini bu ilkeyle bağlamıştır: “Vacip olanın tamamlanması için lazım olan şey de vaciptir.” Elinizdeki eser bu gayretin bir ürünü olarak çok değerli bilim insanlarının katkılarıyla bir yıllık çalışmanın neticesinde elinize ulaşmaktadır. Eser, birbirinden oldukça farklı konuları ele alıyor görünse de yukarıda anılan ortak ana eksene sahiptir ve endişeleri ortaktır.

Kapat