Emin Çölaşan 3 Kitap Bir Arada
SANIK
Sanık: Emin Çölaşan
Suç: “Terör örgütüne (FETÖ) üye olmamakla birlikte bilerek ve isteyerek yardım etmek!”
Hüküm: 3 yıl, 6 ay, 15 gün hapis.
Okuduğunuz hüküm politik bir parodinin abartılı senaryosu gibi görünse de maalesef Türkiye Cumhuriyeti mahkemeleri tarafından verilmiş bir karardır ve Türk hukuk tarihindeki en büyük kara lekelerden biridir.
Yazarımız Emin Çölaşan hakkında 2018 yılında FETÖ soruşturması açılmış ve bu soruşturma toplumun her kesiminden büyük bir tepki görmüştü.
İktidara yakın gazeteciler tarafından dahi eleştirilen bu soruşturma, ‘FETÖ davalarını sulandırmaktan başka bir işe yaramaz' denilerek eleştirilmişti. Zira bu soruşturmanın yalnızca, geçmişte Fetullahçı olarak bilinen, bugünün gazeteci görünümlü kriptoları tarafından alkışlanması da ‘sulandırma' teorisinin gerçekliğini ortaya koyuyordu.
Soruşturma açılmasına rağmen kimse bu iftiranın davaya dönüşeceğine ihtimal vermiyordu, fakat soruşturma davaya dönüştü.
Ve dava sonucunda yukarıdaki hüküm verildi.
Gerekçe ironi yapılarak yazılmış bir yazı ve vicdani gerekçelerle yayımlanmış bir mektup.
Emin Çölaşan'ın bir iki yazısından seçtikleri cümlelerle soruşturmayı açan da, yargıya taşıyan da, onun hakkında hüküm veren de ve bu hükmü alkışlayan da en az bizler kadar Emin Çölaşan'ın kim olduğunu ve gerçeğin ne olduğunu biliyorlardı.
Yazarımız Emin Çölaşan Türkiye'nin en karanlık yıllarında, bugün cemaatin tezgahladığı operasyonlar olduğu bilinen; Ergenekon, Balyoz, Oda TV kumpaslarına karşı yazdığı yüzlerce yazıyla bu kumpasların ve bu örgütün karşısında durmuştur.
Ona dokunanın yandığı, “Hoca Efendi” denilerek önünde el pençe divan durulup itibar gördüğü günlerde, Fetullah Gülen ve onun örgütü hakkında yazdığı yazılarla örgütün iç yüzünü ortaya koymuştur. Yazdığı yazılar nedeniyle Fetullah Gülen ve örgütü tarafından defalarca dava edilmiştir.
Emin Çölaşan'ın mücadelesi yalnızca bu örgütün iç yüzünü ortaya dökmekten ibaret değildi. Arkadaşlarının bile yüz çevirdiği onlarca kumpas mağdurunun mektuplarını köşe yazılarında yayımlıyor ve seslerini duyuruyordu.
Bugün bir mektubu bahane ederek karar verenler, o günlerde devleti ele geçirerek binlerce masumun hayatına mal olan terör örgütünün mağdur ettiği insanların sesi kimdi, görmezden geliyorlardı.
Bu kitap Türkiye'nin en karanlık kumpas yıllarında, FETÖ terör örgütünün en güçlü olduğu, kimsenin haklarında yazmaya cesaret edemediği yıllarda (2009-2013) Emin Çölaşan'ın Fetullah Gülen ve örgütü hakkında yazdığı yazıların yalnızca bir bölümünden ibarettir.
Bu kitap, kamuoyunun 15 Temmuz kalkışma girişimi sonrası öğrendiği birçok gerçeğin, aslında Emin Çölaşan tarafından yıllar önce yazıldığının kanıtıdır.
Bu kitap gelecek nesillere ihanetle savaşın nasıl yapıldığını gösteren, gücün karşısında boyun eğmeden gerçeklerin nasıl ortaya koyulduğunu anlatan ve Türkiye'nin karanlık yıllarında neler yaşandığını gösteren bir arşivdir.
Bu kitap geçmişini unutup FETÖ ile mücadelenin başta gelen isimlerinden Emin Çölaşan'a iftira atanların yüzüne tokat gibi vurulacak bir belgedir.
HAY AKSİ! ALDATILDIK
Bir de Emin Çölaşan'ın penceresinden ülke gündemine bakmak istemez misiniz?Buyurun...
Rüşvet yolsuzluklar giden gelen milyonların dekontları...Reza Zerrab Zafer Çağlayan Egemen Bağış Hakan Atilla... Barzani Esad Suriye gerçeği 35 milyon mülteci... Ekranlarda bitmek tükenmek bilmeyen evlilik programı rezilliğinin evrildiği format... Yalnız Adamlar: İstanbul Ankara Niğde Düzce Bursa ve Balıkesir belediye başkanları... Kemal Kılıçdaroğlu'nun Adalet arayışı ve Devlet Bahçeli'nin akıl almaz serüveni...
İYİ Kİ VARSIN ATATÜRK
Büyük adam büyük insan aydın izinden yürüdüğümüz Mustafa Kemal Atatürk sadece yaşadığı dönemin değil dünyanın gelmiş geçmiş en büyük devlet adamlarından biriydi. Yoktan var ettiği devrimlerle taçlandırdığı Türkiye Cumhuriyeti'ni yaratmak kolay değildi. Elinde insan kadrosu yoktu. Üniversite bitirenler doktorlar mühendisler hukukçular eğitimciler ve ötekilerin sayısı çok azdı.
Cumhuriyet elde kalan o kısıtlı kadrolarla kuruldu devrimler o kadrolarla yapıldı.. Atatürk yeni devleti kurarken elde enkaz dışında bir şey yoktu. Tarım çökmüştü. Fabrika ve üretim yoktu.. Eğitim düzeyi sıfıra yakındı. İnsanlar aç ve perişandı. Dahası yol yoktu. Demiryollarının yapımına başlanıp bitirilmesi öylesine önemli idi ki "Demir ağlarla ördük anayurdu dört baştan" diye marşlar bestelendi. İlk ulusal fabrikalarımız açılırken millet bayram etti.
Ama bir "Atatürk gerçeği" daha vardı.. Fakirdik paramız yoktu. Buna karşın onurumuzu korumuştuk.. Atatürk el kapılarında yalvarmadı kimsenin peşinden koşmadı ülkemizi ve milletimizi bir gün olsun küçük düşürmedi.. Çok önemli bir gerçek daha:. Atatürk hiçbir zaman "Maceracı" olmadı. Sağa sola posta koymadı zırvalamadı!. Dönemin devlet adamlarına bakın. Rusya'da Stalin Almanya'da Hitler İtalya'da Mussolini. Her biri kan emici maceracı diktatörler.. Atatürk hepsiyle mesafeli kaldı.. İsteseydi elindeki gücü kullansaydı genç Türk devletini bir sürü maceraya sokması işten bile olmazdı. O dünyanın en saygın devlet adamlarından biriydi.. Hiç kimse unutmasın bugün hangi olanaklara sahipsek hangi özgürlükleri yaşıyorsak onun sayesindedir. Buna din ve ibadet özgürlüğü dahildir.
Bugün Atatürk'e gizliden veya açıktan sövenler Türkiye'yi pazarlayanlar din tüccarlığı yapanlar paraya tapanlar el kapılarında yalvaranlar ülkemizi çağın gerisine sürüklemek isteyenler hırsızlar ve din sömürücüleri ülke yönetimini ele geçirmiş olabilir.. Türkiye Cumhuriyeti böyle nicelerini gördü!. Geldikleri gibi gittiler!. Hiç kimse endişe etmesin ve karamsar olmasın.. Bu dönem de geçecektir.
- Açıklama
SANIK
Sanık: Emin Çölaşan
Suç: “Terör örgütüne (FETÖ) üye olmamakla birlikte bilerek ve isteyerek yardım etmek!”
Hüküm: 3 yıl, 6 ay, 15 gün hapis.Okuduğunuz hüküm politik bir parodinin abartılı senaryosu gibi görünse de maalesef Türkiye Cumhuriyeti mahkemeleri tarafından verilmiş bir karardır ve Türk hukuk tarihindeki en büyük kara lekelerden biridir.
Yazarımız Emin Çölaşan hakkında 2018 yılında FETÖ soruşturması açılmış ve bu soruşturma toplumun her kesiminden büyük bir tepki görmüştü.
İktidara yakın gazeteciler tarafından dahi eleştirilen bu soruşturma, ‘FETÖ davalarını sulandırmaktan başka bir işe yaramaz' denilerek eleştirilmişti. Zira bu soruşturmanın yalnızca, geçmişte Fetullahçı olarak bilinen, bugünün gazeteci görünümlü kriptoları tarafından alkışlanması da ‘sulandırma' teorisinin gerçekliğini ortaya koyuyordu.
Soruşturma açılmasına rağmen kimse bu iftiranın davaya dönüşeceğine ihtimal vermiyordu, fakat soruşturma davaya dönüştü.
Ve dava sonucunda yukarıdaki hüküm verildi.
Gerekçe ironi yapılarak yazılmış bir yazı ve vicdani gerekçelerle yayımlanmış bir mektup.
Emin Çölaşan'ın bir iki yazısından seçtikleri cümlelerle soruşturmayı açan da, yargıya taşıyan da, onun hakkında hüküm veren de ve bu hükmü alkışlayan da en az bizler kadar Emin Çölaşan'ın kim olduğunu ve gerçeğin ne olduğunu biliyorlardı.
Yazarımız Emin Çölaşan Türkiye'nin en karanlık yıllarında, bugün cemaatin tezgahladığı operasyonlar olduğu bilinen; Ergenekon, Balyoz, Oda TV kumpaslarına karşı yazdığı yüzlerce yazıyla bu kumpasların ve bu örgütün karşısında durmuştur.
Ona dokunanın yandığı, “Hoca Efendi” denilerek önünde el pençe divan durulup itibar gördüğü günlerde, Fetullah Gülen ve onun örgütü hakkında yazdığı yazılarla örgütün iç yüzünü ortaya koymuştur. Yazdığı yazılar nedeniyle Fetullah Gülen ve örgütü tarafından defalarca dava edilmiştir.
Emin Çölaşan'ın mücadelesi yalnızca bu örgütün iç yüzünü ortaya dökmekten ibaret değildi. Arkadaşlarının bile yüz çevirdiği onlarca kumpas mağdurunun mektuplarını köşe yazılarında yayımlıyor ve seslerini duyuruyordu.
Bugün bir mektubu bahane ederek karar verenler, o günlerde devleti ele geçirerek binlerce masumun hayatına mal olan terör örgütünün mağdur ettiği insanların sesi kimdi, görmezden geliyorlardı.
Bu kitap Türkiye'nin en karanlık kumpas yıllarında, FETÖ terör örgütünün en güçlü olduğu, kimsenin haklarında yazmaya cesaret edemediği yıllarda (2009-2013) Emin Çölaşan'ın Fetullah Gülen ve örgütü hakkında yazdığı yazıların yalnızca bir bölümünden ibarettir.
Bu kitap, kamuoyunun 15 Temmuz kalkışma girişimi sonrası öğrendiği birçok gerçeğin, aslında Emin Çölaşan tarafından yıllar önce yazıldığının kanıtıdır.
Bu kitap gelecek nesillere ihanetle savaşın nasıl yapıldığını gösteren, gücün karşısında boyun eğmeden gerçeklerin nasıl ortaya koyulduğunu anlatan ve Türkiye'nin karanlık yıllarında neler yaşandığını gösteren bir arşivdir.
Bu kitap geçmişini unutup FETÖ ile mücadelenin başta gelen isimlerinden Emin Çölaşan'a iftira atanların yüzüne tokat gibi vurulacak bir belgedir.
HAY AKSİ! ALDATILDIK
Bir de Emin Çölaşan'ın penceresinden ülke gündemine bakmak istemez misiniz?Buyurun...
Rüşvet yolsuzluklar giden gelen milyonların dekontları...Reza Zerrab Zafer Çağlayan Egemen Bağış Hakan Atilla... Barzani Esad Suriye gerçeği 35 milyon mülteci... Ekranlarda bitmek tükenmek bilmeyen evlilik programı rezilliğinin evrildiği format... Yalnız Adamlar: İstanbul Ankara Niğde Düzce Bursa ve Balıkesir belediye başkanları... Kemal Kılıçdaroğlu'nun Adalet arayışı ve Devlet Bahçeli'nin akıl almaz serüveni...
İYİ Kİ VARSIN ATATÜRK
Büyük adam büyük insan aydın izinden yürüdüğümüz Mustafa Kemal Atatürk sadece yaşadığı dönemin değil dünyanın gelmiş geçmiş en büyük devlet adamlarından biriydi. Yoktan var ettiği devrimlerle taçlandırdığı Türkiye Cumhuriyeti'ni yaratmak kolay değildi. Elinde insan kadrosu yoktu. Üniversite bitirenler doktorlar mühendisler hukukçular eğitimciler ve ötekilerin sayısı çok azdı.
Cumhuriyet elde kalan o kısıtlı kadrolarla kuruldu devrimler o kadrolarla yapıldı.. Atatürk yeni devleti kurarken elde enkaz dışında bir şey yoktu. Tarım çökmüştü. Fabrika ve üretim yoktu.. Eğitim düzeyi sıfıra yakındı. İnsanlar aç ve perişandı. Dahası yol yoktu. Demiryollarının yapımına başlanıp bitirilmesi öylesine önemli idi ki "Demir ağlarla ördük anayurdu dört baştan" diye marşlar bestelendi. İlk ulusal fabrikalarımız açılırken millet bayram etti.
Ama bir "Atatürk gerçeği" daha vardı.. Fakirdik paramız yoktu. Buna karşın onurumuzu korumuştuk.. Atatürk el kapılarında yalvarmadı kimsenin peşinden koşmadı ülkemizi ve milletimizi bir gün olsun küçük düşürmedi.. Çok önemli bir gerçek daha:. Atatürk hiçbir zaman "Maceracı" olmadı. Sağa sola posta koymadı zırvalamadı!. Dönemin devlet adamlarına bakın. Rusya'da Stalin Almanya'da Hitler İtalya'da Mussolini. Her biri kan emici maceracı diktatörler.. Atatürk hepsiyle mesafeli kaldı.. İsteseydi elindeki gücü kullansaydı genç Türk devletini bir sürü maceraya sokması işten bile olmazdı. O dünyanın en saygın devlet adamlarından biriydi.. Hiç kimse unutmasın bugün hangi olanaklara sahipsek hangi özgürlükleri yaşıyorsak onun sayesindedir. Buna din ve ibadet özgürlüğü dahildir.
Bugün Atatürk'e gizliden veya açıktan sövenler Türkiye'yi pazarlayanlar din tüccarlığı yapanlar paraya tapanlar el kapılarında yalvaranlar ülkemizi çağın gerisine sürüklemek isteyenler hırsızlar ve din sömürücüleri ülke yönetimini ele geçirmiş olabilir.. Türkiye Cumhuriyeti böyle nicelerini gördü!. Geldikleri gibi gittiler!. Hiç kimse endişe etmesin ve karamsar olmasın.. Bu dönem de geçecektir.
- Taksit Seçenekleri
- Axess KartlarTaksit SayısıTaksit tutarıGenel ToplamTek Çekim149,99149,99277,99155,99353,00158,99627,00161,99918,33164,99Finansbank KartlarıTaksit SayısıTaksit tutarıGenel ToplamTek Çekim149,99149,99277,99155,99353,00158,99627,00161,99918,33164,99Bonus KartlarTaksit SayısıTaksit tutarıGenel ToplamTek Çekim149,99149,99277,99155,99353,00158,99627,00161,99918,33164,99Paraf KartlarTaksit SayısıTaksit tutarıGenel ToplamTek Çekim149,99149,99277,99155,99353,00158,99627,00161,99918,33164,99Maximum KartlarTaksit SayısıTaksit tutarıGenel ToplamTek Çekim149,99149,99277,99155,99353,00158,99627,00161,99918,33164,99World KartlarTaksit SayısıTaksit tutarıGenel ToplamTek Çekim149,99149,99277,99155,99353,00158,99627,00161,99918,33164,99Diğer KartlarTaksit SayısıTaksit tutarıGenel ToplamTek Çekim149,99149,992--3--6--9--
- Yorumlar
- Yorum yazBu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
- Yayınevinin Diğer Kitapları
- Yazarın Diğer Kitapları