Ürün Sepetinize Başarıyla Eklendi
Hız ve Politika - Halkkitabevi

Hız ve PolitikaDromoloji Üzerine Bir Deneme

Stok Kodu
9789753422093
Boyut
13x20
Sayfa Sayısı
160
Basım Yeri
İstanbul
Baskı
3
Basım Tarihi
2021-06
Çeviren
Meltem Cansever
Resimleyen
ba88b9e11d84452c869b323a5ffcb7d6
Kapak Türü
Ciltsiz
Kağıt Türü
2. Hamur
Dili
Türkçe
184,00TL
%15 İNDİRİM
156,40TL
Taksitli fiyat : 9 x 19,12TL
Stokta var
9789753422093
362320
Hız ve Politika
Hız ve Politika Dromoloji Üzerine Bir Deneme
156.40

Paul Virilio, ressam, vitraycı, kent tasarımcısı... kitabının bir noktasında şunu söylüyor: "Bugün yeryüzünü kasıp kavuran ekonomik savaş, ilan edilen savaşın, gelecek olan hızlı ve kısa hücumun henüz yavaş ilerlemekte olan bir safhasından başka bir şey değildir; çünkü savaşın olmadığı durumda sınıfsal iktidar olarak askeri gücü pekiştiren de bizzat bu ekonomik savaştır." Virilio’ya göre, yaşadığımız toplumun bütün yapıları hareket yeteneğinin, hücumun, çarpışma ve caydırmanın, hızla ilerleme ve sızmanın egemenliği altındadır. Ortaçağ kalesi, toplar, zırhlı savaş araçları, proletaryanın hem kent içinde hem asker olarak hareketlendirilmesi, banliyöler, gecekondular, yollar ve trafik, derken atom bombası, sonra füzeler, nükleer başlıklar... Hep hızlı, daha hızlı, en hızlı... Askeri sınıf ve mühendisler tarafından örgütlenen hız toplumu, bütün bu edimleriyle askeri bir toplumdur; politika da, çeşitli hareket hızlarının totaliter biçimlerle denetlenmesinden başka bir şey değildir... Kendi kendisini yok etmeye doğru hızlanan bir hız... "Hız ve Politika" 1977 tarihli; henüz Berlin duvarı yıkılmamış, Körfez Savaşı ise hayli ileride. Ama geleceğe dair bir uyarı olduğu kadar, bir hatırlatmadır da bu kitap: "Tüm gençliğimi İkinci Dünya Savaşı sırasında çok güç koşullarda geçirdim. Kendimi bir savaş çocuğu olarak görüyorum. Radyonun uzaklarda olduğunu anons ettiği Alman birliklerini, birkaç saniye sonra penceremden görmek, beni hız, zaman ve mekan kavramları üzerine çok düşündürdü.. Savaş sırasında oturduğum Nantes şehri, birkaç saniye içinde yerle bir olurken, penceremden görünen yoğun kent dokusu yerini uzak tepelere bıraktı... Çocuk dünyamda, zaman içinde sürekliliği, istikrarı, "değişmezliği" simgeleyen koskoca şehir yok olunca, tüm mutlak doğruları sorgulamaya başladım; kitaplarım böyle çıktı ortaya..."

Kapat