İskenderiye 1860-1960Geçici Bir Hoşgörü Modeli: Cemaatler ve Kozmopolit Kimlik
Stok Kodu
:
9789750504112
Boyut
:
16x23
Sayfa Sayısı
:
260
Baskı
:
1
Basım Tarihi
:
2006
Çeviren
:
Barış Kılıçbay
Resimleyen
:
bf3a7ff2854c48a59fe08115ba451348
Kapak Türü
:
Ciltsiz
Kağıt Türü
:
1. Hamur
Dili
:
Türkçe
Orijinal Adı
:
Alexandrie 1860-1960
4,63TL
%20 İNDİRİM
3,70TL
Stokta yok
9789750504112
423653
https://www.halkkitabevi.com/iskenderiye-1860-1960
İskenderiye 1860-1960 Geçici Bir Hoşgörü Modeli: Cemaatler ve Kozmopolit Kimlik
3.70
Tarihin ana ırmağı büyük şehirlerin vadisinden akar. Bu akışın uygarlık dediğimiz birikimleriyle örülen büyük şehirlerin çevre ve hayat dokusunda dünyanın insanlık durumlarının her değişimi bir öncekiyle örtüşür ve bize bir tarih içinde onunla birlikte oluştuğumuzu anlatır. Bunlar birleşerek varoluş maceramızı oluşturan ayrı anlatılardır büyük şehirlerin kimliğidir. Büyük şehirler akışın yer değiştirdiği ya da kabardığı anlarda tıpkı canlı bir varlık hattâ insanın kendi gibi zaman ve tarihle olan ilişkilerini yeniden kurabilmek için "mücadele" ederler. Bu sarsıntıların altüst oluşların yeni bileşimlerle yüklü olduğu bir geçiş dönemidir. Şehirlere bu sürecin aynasında bakmak hayatlarının en önemli kesitinde onlara yaklaşmak sadece tarihe daha yakından tanıklık etmek değil bir kutlama bir felaket ya da veda anında bir dostun yanında olmaktır. Bu dizimizde böyle bir ilgi ve yakınlığı çoktan hak etmiş olan şehirlerin hikâyeleri yer alıyor.
İskenderiye'nin dünyaya açıklığı basit bir kozmopolitlik değildir. İskenderiye ne New York'tur ne de Paris. Kentte yaşayan milliyetlerin çeşitliliğinden ziyade Batı emperyalizminin etkisine rağmen hâlâ Osmanlı İmparatorluğu'na ait bir denizin bütün kıyılarından gelen halkların bu milliyetlerle girdiği ilişkidir İskenderiye'yi dünyaya açan. İskenderiye bir uğrak kenti ya da sadece bir liman kenti de değildir; öyle olsaydı özellikleri ticarete indirgenmiş olurdu. Hem bir Osmanlı kentidir hem uluslararası bir sığınak hem ekonomik bir merkez hem de bir Akdeniz kültür kutbudur. Orada birlikte yaşayan halkların tarihi ve yaşam biçimleri ortaktır. Robert Ilbert Ilios Yannakakis ve Jacques Hassoun'un yayına hazırladığı bu kitap İskenderiye'nin 1860-1960 yılları arasındaki "en karakteristik" dönemine çeşitli açılardan ışık tutuyor.
İskenderiye'nin dünyaya açıklığı basit bir kozmopolitlik değildir. İskenderiye ne New York'tur ne de Paris. Kentte yaşayan milliyetlerin çeşitliliğinden ziyade Batı emperyalizminin etkisine rağmen hâlâ Osmanlı İmparatorluğu'na ait bir denizin bütün kıyılarından gelen halkların bu milliyetlerle girdiği ilişkidir İskenderiye'yi dünyaya açan. İskenderiye bir uğrak kenti ya da sadece bir liman kenti de değildir; öyle olsaydı özellikleri ticarete indirgenmiş olurdu. Hem bir Osmanlı kentidir hem uluslararası bir sığınak hem ekonomik bir merkez hem de bir Akdeniz kültür kutbudur. Orada birlikte yaşayan halkların tarihi ve yaşam biçimleri ortaktır. Robert Ilbert Ilios Yannakakis ve Jacques Hassoun'un yayına hazırladığı bu kitap İskenderiye'nin 1860-1960 yılları arasındaki "en karakteristik" dönemine çeşitli açılardan ışık tutuyor.
- Açıklama
- Tarihin ana ırmağı büyük şehirlerin vadisinden akar. Bu akışın uygarlık dediğimiz birikimleriyle örülen büyük şehirlerin çevre ve hayat dokusunda dünyanın insanlık durumlarının her değişimi bir öncekiyle örtüşür ve bize bir tarih içinde onunla birlikte oluştuğumuzu anlatır. Bunlar birleşerek varoluş maceramızı oluşturan ayrı anlatılardır büyük şehirlerin kimliğidir. Büyük şehirler akışın yer değiştirdiği ya da kabardığı anlarda tıpkı canlı bir varlık hattâ insanın kendi gibi zaman ve tarihle olan ilişkilerini yeniden kurabilmek için "mücadele" ederler. Bu sarsıntıların altüst oluşların yeni bileşimlerle yüklü olduğu bir geçiş dönemidir. Şehirlere bu sürecin aynasında bakmak hayatlarının en önemli kesitinde onlara yaklaşmak sadece tarihe daha yakından tanıklık etmek değil bir kutlama bir felaket ya da veda anında bir dostun yanında olmaktır. Bu dizimizde böyle bir ilgi ve yakınlığı çoktan hak etmiş olan şehirlerin hikâyeleri yer alıyor.
İskenderiye'nin dünyaya açıklığı basit bir kozmopolitlik değildir. İskenderiye ne New York'tur ne de Paris. Kentte yaşayan milliyetlerin çeşitliliğinden ziyade Batı emperyalizminin etkisine rağmen hâlâ Osmanlı İmparatorluğu'na ait bir denizin bütün kıyılarından gelen halkların bu milliyetlerle girdiği ilişkidir İskenderiye'yi dünyaya açan. İskenderiye bir uğrak kenti ya da sadece bir liman kenti de değildir; öyle olsaydı özellikleri ticarete indirgenmiş olurdu. Hem bir Osmanlı kentidir hem uluslararası bir sığınak hem ekonomik bir merkez hem de bir Akdeniz kültür kutbudur. Orada birlikte yaşayan halkların tarihi ve yaşam biçimleri ortaktır. Robert Ilbert Ilios Yannakakis ve Jacques Hassoun'un yayına hazırladığı bu kitap İskenderiye'nin 1860-1960 yılları arasındaki "en karakteristik" dönemine çeşitli açılardan ışık tutuyor.Format:Kitap
- Taksit Seçenekleri
- Axess KartlarTaksit SayısıTaksit tutarıGenel ToplamTek Çekim3,703,7021,923,8531,313,9260,674,0090,454,07Finansbank KartlarıTaksit SayısıTaksit tutarıGenel ToplamTek Çekim3,703,7021,923,8531,313,9260,674,0090,454,07Bonus KartlarTaksit SayısıTaksit tutarıGenel ToplamTek Çekim3,703,7021,923,8531,313,9260,674,0090,454,07Paraf KartlarTaksit SayısıTaksit tutarıGenel ToplamTek Çekim3,703,7021,923,8531,313,9260,674,0090,454,07Maximum KartlarTaksit SayısıTaksit tutarıGenel ToplamTek Çekim3,703,7021,923,8531,313,9260,674,0090,454,07World KartlarTaksit SayısıTaksit tutarıGenel ToplamTek Çekim3,703,7021,923,8531,313,9260,674,0090,454,07Diğer KartlarTaksit SayısıTaksit tutarıGenel ToplamTek Çekim3,703,702--3--6--9--
- Yorumlar
- Yorum yazBu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
- Yayınevinin Diğer Kitapları
- Yazarın Diğer Kitapları