Ürün Sepetinize Başarıyla Eklendi
Milletin Cebinden - Halkkitabevi

Milletin CebindenKamu-Özel İşbirliği

Stok Kodu
9789944613194
Boyut
13.5x21
Sayfa Sayısı
256
Baskı
1
Basım Tarihi
2022-12
Kapak Türü
Ciltsiz
Kağıt Türü
2. Hamur
180,00TL
%8 İNDİRİM
165,60TL
Taksitli fiyat : 9 x 20,24TL
Stokta var
9789944613194
891126
Milletin Cebinden
Milletin Cebinden Kamu-Özel İşbirliği
165.60

Çılgın projeler, devasa yeni şehirler ve inşaatlar, havaalanları, geçiş garantili köprüler, yatış garantili şehir hastaneleri…

Kamu-Özel İşbirliği’yle yapılmakta olan “Devasa Şehir Hastaneleri” kimin yararı için?

Kamu yararı adına yürütüldüğü iddia edilen “devasa” inşaatların sözleşmeleri, ödemeleri ve faturalar “ticari sır” denilerek saklanıyor.

Bu projelerin bugün kamuya yükü 81,2 milyar dolar!

Yatak başı maliyette ortaya çıkan dehşet verici farklar da dahil olmak üzere her şey MİLLETİN CEBİNDEN!

Yüzyıl sonra bu projeler bize neden imtiyazları hatırlatıyor?

Finans kapital Kamu-Özel İşbirliği sözleşmeleriyle bir hükümranlık kuruyor.

Uluslararası bankalar ve finans şirketlerinin, ülkemizde etkileri yıllarca sürecek bu “imtiyazlarını” açık etmemek için uğraşan politikacılar ve küresel finans sistemine verilen “DEVASA” ödünler…

Çiğdem Toker yılmıyor! Araştırmaya ve kamu adına sormaya devam ediyor: KÖİ sözleşmeleriyle MİLLETİN CEBİNDEN yapılan büyük soygunu ve politikacıların verdiği ödünleri, “İMTİYAZLAR”ı bu çalışmasında gözler önüne seriyor.

Usta gazeteci Çiğdem Toker, sağlıkta özelleştirmenin Truva Atı olarak adlandırılan şehir hastanelerinden “ticari sır” gerekçesiyle açıklanmayan ve küresel sermayeye aktarılan kamu kaynaklarını, ihaleleri ve konuya ilişkin belgeleri yakından izleyerek, gizlenen bilgilerin önemli bir bölümünü açığa çıkartıyor. (…)

Prof. Dr. Kayıhan Pala

Çiğdem Toker şehir hastanelerinin sağlık hizmetlerine, hastalara ve kamu finansmanına olan etkilerini inceliyor. Kitapta daha önce yazdığı gazete yazılarının yanı sıra kapsamlı bir değerlendirme de yapıyor. (…) Toker gazeteci ve hukukçu kimliğiyle konuyu ayrıntılı biçimde irdelemekte ve okuyucuya da yalın biçimde aktarmaktadır. Toker, şehir hastaneleri gibi çetrefilli bir konuyu “tekrar tekrar anlatma ihtiyacının, büyük oranda gazeteciliğin kuşatma altında oluşuyla ilgili” olduğunu söylüyor ve şehir hastanelerinin neden olduğu tahribatın anlaşılmasına katkı sağlıyor. 

 Prof. Dr. Uğur Emek 

Kapat