Ürün Sepetinize Başarıyla Eklendi
Platon Düşüncesinde Tekhne - Halkkitabevi

Platon Düşüncesinde TekhneSanat ve Felsefenin Ortak Kökeni Üzerine Bir İnceleme

Stok Kodu
9786059922418
Boyut
14x20
Sayfa Sayısı
224
Baskı
1
Basım Tarihi
2016-05
Resimleyen
1845678ef6f8464ea2f793428c35b477
Kapak Türü
Ciltsiz
Kağıt Türü
2. Hamur
Dili
Türkçe
9786059922418
488753
Platon Düşüncesinde Tekhne
Platon Düşüncesinde Tekhne Sanat ve Felsefenin Ortak Kökeni Üzerine Bir İnceleme
32.00

Platon, Politeia (Devlet) diyaloğunda psukhê'de (psyche, nefs) söz konusu bir "sahne değiştirme" (periakteon) fiili olarak betimlediği felsefe (philo-sophia) faaliyetinin, metin üzerinden mümkün bir muhakemenin konusu olamayacağını, hem diyaloglarının tümüyle sahne ekseninde bir oyun senaryosu oluşunda hem de doğrudan mektuplarında çok açık bir biçimde ortaya koymuştur. Buna rağmen, Aristoteles'ten başlayarak günümüze dek 'felsefe', tümüyle zihinsel kurguda bir kavramsal yorum olarak anlaşılmaktan ve tanımlanmaktan kurtulamamıştır. "Platon Düşüncesinde Tekhnê" bir kitap olarak Platon düşüncesinde fiil esasında belirlenen philosophia'nın, sanatın kökeninde yer alan sözcük olan tekhnê esasında ve ustası sophos (bilge) ekseninde nasıl tanımlandığını ortaya koymak amacıyla, diyalogları şimdiye dek yapıldığı gibi yazarının oluşturduğu kendi iç yapısının kuruluş ilkesini hiçe saymak yerine, aksine temel alarak, muhatap düzeyleri bakımından tasnif eden ve mevcut diğer tasnif ölçütlerinden (zaman sırası, tarz ölçümü vs.) oldukça farklı bir okuma önerisi sunuyor. Sonrasında ise elde edilen bu yeni ölçüt üzerinden, Platon sonrası düşünce tarihinin dönüm noktalarının, sanat ve felsefe ortak eksenindeki kavramlar temelinde eleştirel bir yorumunu yapıyor. Sırasıyla; Aristoteles'te katharsis (arınma), Kant'ta Erhaben (yüce), Nietzsche'de Rausch (coşku) ve Heidegger'de alêtheia (saklı olanın açılması olarak hakikat) üzerinden sanat ve hakikat bağlamında bir düşünce tarihi eleştirisi hattı oluşturuyor. Son kısımda ise sanat ve felsefenin günümüz sanatı içindeki anlamına yönelik bir adım olarak, sanatı Kant'tan sonra estetik düşüncede kabul edilen yönde biçimsel değil içeriğindeki kurucu mimetik fiil temelinde anlayan bir yaklaşım incelenerek ortaya konuluyor.

Kapat